6.11.2010

CLUBBED TO DEATH


   

                                                 "if i can't dance to it, it's not my revolution"

        Bugüne dek devrim süreçlerine dair en ufak fikrim dahi yokken,şu son birkaç gündür anlamaya başladım devrimi,devrimcileri.Sol yahut sağ görüş savunulan bir yazı yazmıyorum burada.Kısaca şunu yazacağım aslında  ; ben kendi içimde bir devrime gitme kararı aldım daha devrim nedir ne değildir tam olarak bilmeden.Zor işmiş,aşk dolu işmiş,emeği somut kılan-insanı o emeğe bakıp gülümseten bir işmiş devrim.Değişimin her santimetrekaresini görüp kükremekmiş belki özgüvenle.Belki de ben saçmalıyorum,dedim ya devrimi bilmiyorum.

          Jedi'ların Sith'lerin elinden imparatorluğu alması bir devrimdi,hakkını yemeyeyim o olayın öncesinde sithlerin jedi lardan cumhuriyeti devralıp sikertmeleri de bir devrimdi.Matrix sinemasal açıdan bir devrim olmakla birlikte anlattığı hikaye de bir devrimdi.Sonra matrix yönetenleri v for vendetta yapımcısı oldu ve koccaman bir devrim filmi çektiler.İçinde Alix Kate Shulman'ın yukarıdaki sözünün bir benzeri de geçiyordu: "Danssız bir devrim,yapılmaya değmez." şeklinde... 

          İşte devrimden kırıp geçilen dünyada ne che bilirim ne o ne bu,sadece birkaç film.Ama V'nin devrimine başlayışı öncesindeki dans anındayım şimdi.Öyle gözüm kapalı ki dışarıya,kulağım sadece müzikte.

         Biliyorum,hiçbir devrim gökten inmedi,piyangodan çıkan ikramiyeyle yapılmadı.Uğrunda ölenler de oldu,ölmese dahi tüm hayatını yalnızca bir devrim uğruna harcayanlar da.Ama eğer ben bu yazıyı yazdıktan sonra hemen yarın öbür gün ölürsem o ilk defa yapmaya iştah kabarttığım devrimi yapamadan ölmüş olacağım.İnan sevgili okur hiçbir şeyi bu kadar istemedim.Belki benim kendi devrimim de yıllar sürer,belki de ölene dek sonuç alamam ama bitiremesem de ,başaramasam da o gözüm son kapandığı anda eminim o devrimin olmuş hali canlanır belli belirsiz,gerçek sanar inanırım.Ne deseler inanmıyor muyum?Körü körüne..

     Ben buradan,sizden ayrı kalmayacağım bu devrim esnasında.Yani bu bir inzivaya çekiliş değil.Hatta belki gün olur attığım minik adımları anlatırım size gözlerimin içi gülerek.Henüz üç gün önce yitirdim hayatta kalmak için en büyük sebebimi.Artık bitiminde ne getirip ne götüreceği belli olmayan ama en azından bana yaşamak için bir sebep veren bir DEVRİM'im var.

Espri,komiklik olmadı bu sefer,içimi döktüm arada yaptığım gibi,kusura bakmayın..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

söyle güzelim dinliyorum?