2.03.2012

Mazideki Siz

Doğum gününden daha güzel birşey varsa o da doğum gününden bir önceki gündür. Yerküredeki tüm hediyeleri senin olarak hayal edebilir, duymayı istediğin kutlama cümlelerini sanki yarın gelecekmişçesine kendine mırıldanabilirsin. Doğum günüyse hayal kırıklığıdır. Aman neyse.

Adet olduğu üzere yine bir doğum günümde daha, fuzulî bir yazı yazma maksatlı klavyenin başına geçmiş bulunmaktayım. Doğum günümden önceki güne verdiğim öneme paralel olarak bugün saçlarımı güzelce taradım, içinde kendimi mutlu hissettiğim kıyafetlerimi giydim ve işe geldim.

Aslında yazasım yok da adet olmuş, 3 senedir ritüel olmuş diye yazıyorum. Şimdilik aklımda fikrimde "Annen ve Ben" serisini devam ettirmek var zaten. Sadece şöyle bir iç dökmek gerekirse:
Haşmet..

İki sene önce evin çalan kapısını açanda karşımda beliren beyaz kremalı, üstü jelibon ayıcıklardan süslenmiş gözükse de aslında ana malzemesi arkadaşlık, süslemesi de kardeşlik olan pastanın verdiği mutluluğu arıyorum ilk defa. Her sene barda, cafede doğum günü kutlaması yapan, yaptığı kutlamanın orta yerinde masaya doğru, garson tarafından meşaleli (Kelimeyi bulamadım lan o yanan kıvılcımlı şey neydi pastada) şekilde getirilen pastaya sanki hiç haberi yokmuşçasına, hiç beklemiyormuşçasına sevinen, şaşıranlar gibi değildi o pastanın üzerimde yarattığı etki sonucu halet-i ruhiyem. Ömrü hayatımda getirilen ilk pastaydı ve gerçekten hiç mi hiç beklemiyordum, zira akşam bir yere gideriz deniliyordu. O samimiyetsiz pasta da orada gelir, ben de 'Aaa inanmıyoruuum!' diye şaşırımsalca sevinirim, ya da sevinimselce şaşırırım diye planlıyordum. İki adam ve bu iki adamın kız arkadaşları oturmuş elleriyle bana pasta yapmış, süslemişler. Ağzımı açıp tek laf edememiştim. Bıyıklı adamın sesi titriyordu.

Bu doğum günümde burada yol arkadaşım olan Şeyma'dan da yoksunum. Bu akşam Ankara'ya gidiyormuş demin aradı da, oradan da İzmir'e geçecekmiş, 1 hafta yok. Teyzem de sabah Ankara'ya yola çıkıyor. Ankaradakilerin okulu var gelemezler. İçip içip 'Ben seni çok seviyorum arkadaş olarak ya, çok!' diye kime bağıracağım bilmiyorum.

Biraz da güzelliklerden bahsedeyim. "Annen ve Ben" yazıyorum mis gibi. Yaşa yaz, oooh basit. Hem gülüyorum, hem de ince ince içimi dökme fırsatı bulmuş oluyorum, rahatlıyorum. Sonra, kızkardeşim bana hediye göndermiş. Şirkete geldi bu sabah, giymelik kıyafet almış, çosevindim. Sonra bir de bugün baya baya içicem. Kendime en güzel sigaralardan, en güzel biralardan tekilalardan ısmarlıycam. Ve son olarak da yarın bi doğum günü mesajı alıcam iyi kötü bakmalık.

Ne olursa olsun siyah beyazlılarda yüzler gülüyor. Takım arkadaşları antrenman sonrası Demirbey'e pasta getirip üzerindeki mumları üfletmeseler de. İmkanları olduğunda üfletmişlerdi, imkanları olsa yine üfletirlerdi.
Hiç ummadık anda Beşiktaş'la ilgili sevgi dolu tweetler atan Guti'ye selam olsun





Edit: Yazının fonunda çalan şarkı da: Nouvelle Vague'den Bizarre Love Triangle


7 yorum:

  1. Elimde bonibonlarla süslenmiş yumiyumlardan mumu olan bi pastayla kapında beliriyim nasıl isterdim... Mutlu yıllar...

    YanıtlaSil
  2. Nasıl isterdin? Teşekkür ederim hem

    YanıtlaSil
  3. çok isterdim.

    YanıtlaSil
  4. İy ki bıyığın olmuş.

    Mutlu yıllar;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Nasıl özlemiştim buralara gelip iki çift kelam etmeni. Teşekkür ederim iyki dogdunun için (:

      Sil
  5. yandan daniel alves profilden barak20 Mart 2012 01:25

    maytap
    seni seviyorum
    aeo

    YanıtlaSil
  6. Önden yandan adamın dibisin. asdastashast

    YanıtlaSil

söyle güzelim dinliyorum?