Bundan da kötü olamaz herhalde diyebilmek için serinin ilk, sıralamanın dördüncü filmi A Phantom Menace'ı izleyip morallenmeye karar verdik. Film bittiğinde tadı damağımızda kalan, gözümüze gözüküp on dakika içinde ortadan ikiye ayrılan Darth Maul dışında tutunabileceğimiz herhangi birşey yoktu. Bundan fena olamaz diye düşünürken keyfimiz yerine geldi. Gizem'le Erdem kalkmak için izin istediler. Saatimi kontrol edip hayatta olmaz dedim. Vakit çok geç olmuştu ve sokaklar tekin değildi. Bende kalmaları konusunda ısrarkeş hareketler ve söylemler içine girip kendilerini ikna ettim. Erdem'le Gizem'e alt eşofmanlar dağıtıp temiz nevresim ve yastık kılıflarıyla donatılmış yataklarının bulunduğu odalara dağıttım.
Gece içeriden gelen tıkırtılar nedeniyle uyandım. Arada bir de kırmızı bir ışık huzmesi seçilir gibi olup kayboluyordu. Hırsız fobimden ötürü yatağa kitlenip kaldım. Cep telefonumla cüzdanımı yastığımın altına alıp tümüyle hareketsiz bir şekilde, hatta nefes alışverişimi bile sessizleştirmeye çalışarak yatakta öylece mıhlanıp kaldım. Uyanmamın üzerinden birkaç dakika geçmişti ki Gizem yanıma geldi. O da ışık ve sese uyanmış, nedense iki metrelik devyarasa Erdem yerine benim yanıma koşmuştu. Gizem'in gelişi fobimin şokunu üzerimden atmama yardımcı oldu. Ama benim kendisini koruma konusunda yardımcı olamayacağımı, Erdem'le güçlerimizi birleştirmemiz gerektiğini söyledim. Beni sürükleye sürükleye yataktan çıkardı. Olabileceğimiz kadar sessiz olarak Erdem'in yanına doğru gitmek için odamın kapısını açtım. Kapıyı açtığımızda karşımızda upuzun bir adamı dikilirken bulduk. Tamamen reflekssel olarak 'Senin anneni sikerim lan!' diyerek uzun adamın burnuna yumruğumu ekledim. Adam burnunu tutarak odaya girdi, bizi de odaya doğru çekiştirdi ve kapıyı kapadı. Gizem telefonun ışığını adamın suratına tuttuğunda gördüğümüz surat Erdem'in suratıydı. Önce annesine küfür ettiğim için sonrasında da burnuna vurduğum için özür diledim. Sağ olsun kırmadı, kabul etti özürümü. Ama çıkardığımız ses, içerde çıkmakta olan sesin kaynağının yönünü benim odama doğru değiştirmesine neden olmuştu. Ses hızla yaklaşırken Erdem içerde Darth Vader'ın olduğunu kütüphanedeki kitapları yere indirmekle meşgul olduğunu, acilen kaçmamız gerektiğini anlattı. Kafasını uzatıp ışığın ve sesin nereden geldiğini anlamaya çalışacak göte sahip olduğu için Erdem'i takdir ettik ve zaten girişin bir üst katı olan evimin penceresinden önce Erdem, sonra Gizem ve en arkada ben olmak üzere aşağı atladık. Başlarımızı yukarı kaldırdığımızda ışığın artık odamın içinde olduğunu gördük ve benim 'Bu taraftan' diye işaret ettiğim yöne doğru var gücümüzle depar atmaya başladık.
.. Birkaç gün içinde Episode II ..
Don't make me destroy you my lady! |
It feels like I only go backwards
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
söyle güzelim dinliyorum?