23.04.2014

Yabancı, Başımın Tacı


Yine kimdi bu yatağımdaki?
Tüm olasılıkları düşünmeye çalıştım. Kafam ağrıdı. Nasıl içmiştim dün gece? Kimlerle, nerede, neyi nasıl içtiğimi hatırlamıyordum. Ama yukarıdaki gif'teki gibi sarhoş hissetmiyorum da diyemiyordum. Beynim şakaklarımdan fışkırırcasına zonkluyor, ağzım at gibi viski kokuyordu.
Odayı gözümün ucuyla taradım. Bir yabancıya ait hiçbir şey fark etmedim.
Pikeyi üzerimden hafif sıyırarak yattığım yerden kalkmaya yeltendim. Huysuzlandı, hareketlenir gibi oldu. Mıhlanıp kaldım yerime. Sırtımı yabancıya dönüp, dün geceyi elimden geldiğince hatırlamaya çalıştım.
Olmuyor olmuyor olmuyordu. Memento'daki arkadaş gibi lan aynı. Sikseler haberim olmayacak. Filmi izleyip adamın hayatına imrenmiştim. 'Yap yap "Unuttum" de, yediğin nanelerin hiç birinden sorumlu değilsin. Oh ne ala memleket. Biz burada kaşımızın oynayışından bile sorumluyuz. Hafıza kaybı rahatlıkmış valla.' diye düşünüp bir sinirle kombiye kafa atmıştım.
Son faturalardan dolayı zaten sinirliydim kombiye.
Kafam şişti. Kombiye kafamı acıttığı için bir de yumruk salladım. Kasası yamuldu.
Hafızamı kaybetmedim.
O günden sonraki iki ay içinde bir defa anahtarımı evde unuttum. Bir defa odamın ışığını açık unuttum. Bir defa da suyu-hem de sıcak suyu açık unuttum.
Yemişim böyle memento'yu diyip hırsla hafıza ile ilgili eplikeyşınlar indirdim tabletime. Hafızamı geliştirdim. Fil gibi geziyorum dosta güven düşmana korku salarak.

Elimle götüne başına dokunmam aynı yatağı paylaştığım biri için sorun olmaz diye düşünerek, duvara bakmakta olan yüzümü çok yavaş hareketlerle ona doğru döndüm. Sırtı bana dönüktü ve pikeyi ölümüne kafasının en tepesine dek çekmişti. Yüzümü onun tarafına döndükten sonra boşa çıkan sol pençemle bel nahiyesine doğru tehlike vaat eden bir atak yaptım. Çıplak değildi. Düpedüz sweat shirt'tü bu elime gelen. Sıyırmaya yeltendim. Altından tişörtü hissettim bu sefer. Bir kat altında zıbınla karşılaşmak moralimi sıffır sıffır sıffır sıffır yapabilir endişesiyle derinliklere yapmakta olduğum keşif gezime orada son verdim ve bulunduğum yüzeyi taramaya devam etmeye karar verdim. Soktumunun kombisi ısıtamamıştı evi demekki. Gel de dövme bu kombiyi. Millet seksinin arkasından tişört altı çıplaklıkla idare ederken kombi sağolsun lahana gibi kat kat olmuş bir hanım yanımda uzanıyordu. Bildiğin fakir seksi yapmıştım demek ki yorganlar altında yirmi bin fersah.
Giyin bunu giyin. Bok var! Giyin!
Ayağımla ayağını yokladığımda bu hipotezimin teori olarak kendini doğruladığını anladım. Çoraplarını çıkarmamıştı. Nasıl bir çirkinlikle bu iki beden birbirinin olmuştu acaba? Kombiye sinirle karışık, yardım beklentili bir kafa daha atsam hafızam yerine gelir miydi ki?

Bel nahiyesindeki elimi göte doğru indirmeye başlayınca korkunç gerçekle yüzleşmem de başlamış oldu. Kemikli bir göttü bu. Yani aşırı zayıf bir hanımla beraber olmuştum. Kesin karnım kasığım ağrıyacaktı bir süre. Vay bana vaylar bana. Benim işim sürekli ayakta durmalı, gezmeli işti. Şimdi saçma sapan bir formda yürümek zorunda kalacaktım.

Peki ya göğüsleri? Ulan bari buradan yırtayım diye yalvararak sol pençemi kalçadan göğüse doğru yürütmeye başladım.

"Çek o elini sikerim!" dedi hafif kısılmış, boğuk ama bağırmaya çalışan bir erkek sesi.
Korktum. Hem de çok korktum. Yine de korktuğumu belli edersem beni döver, öldürür neme lazım diyerek 'Kimin evinde kimi sikiyorsun birader.' diye çıkıştım belki de elinde artık 'Kilis'li Çıtır Demirbey' etiketli filmlerimin olduğu tehlikeli olabilecek adama.

Yüzünü döndü. Dönerken de 'Ne içmişiz ha? Benim bile kafam iyi oldu.' dedi.

Çakıl'mış yanımdaki.

Ne ara koynuma aldım lan seni dedim. Hatırlamıyormuş o da benim gibi.
İkimiz de hafızamızı zorlayınca, daha o ikinci tekilada sallanmaya başladığımızı itiraf ettik birbirimize. Utanmadan. Çünkü kapasitelerimizi biliyorduk.


Soundtrack No:1 Elliott Smith-Miss Misery

Soundtrack No:2 Kasabian-Fire (Glastonbury Version)



16 yorum:

  1. Hadi şansına havalar düzeldi kurtuldun kombi illetinden, fakir seksinden :)

    Yalnız olay yeri incelemeyi tam zamanında bitirmişsin :p

    YanıtlaSil
  2. Bence şanslı bile sayılabilirsin arkadaşın çıkmış, yabancı erkek çıkanını duymuştum o_O :D

    YanıtlaSil
  3. @Ne Giysem -> Street Fighter'da araba dövmek gibi bir zevk kombi dövmek. O hep fatura şişirsin, ben hep onu öldürücü yumruklarımla baştan çıkarayım.

    YanıtlaSil
  4. @Yeşim Berrak -> Yabancı erkek çıkması mı? Evlerden ırak. O kadar içmeyeyim hiç bir zaman mümkünse (:

    YanıtlaSil
  5. bu benim de olduğum c.tesi akşamından kalma hikayemidir.(eda)

    YanıtlaSil
  6. Son günlerde hiç bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum. Yaş geldi gözümden resmen!

    İyi kurtarmışsın geçmiş olsun Demirbey !!

    YanıtlaSil
  7. @mor rimel ->> Hoşgeldin (: Kombi dövme sahnelerini hatırladıkça ben de gülüyorum. Gül cemalinde güller açtırdıysa yazı ne mutlu bana..

    YanıtlaSil
  8. ay yok artık ya :D ne güldüm :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne mutlu o zaman bana. Sen de gül diye yazıyorum

      Sil
  9. ben senden ne kadar çok şey öğreniyorum Demirbey;
    demek ki neymiş; tekila atmaya başlamadan önce yoklama yapılıp, masada olanların listesi yatağın başucuna asılacakmışşş:))))
    kalemine sağlık, yine çok keyifli bir yazıydı, ve ben yine sesli güldüm:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sen Gül diye yazıyorum zaten!
      Benim dediğimden yaptığımdan ders çıkarma aman diyeyim. Ben batmışım, boyumu geçti burası, gelme gözünü seveyim (:

      Sil
  10. "Çek o elini sikerim!" dedi hafif kısılmış, boğuk ama bağırmaya çalışan bir erkek sesi.

    (: İyi ki elle başlamışsın olaya ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle (: arazi hakkında çalışma yapmadan çıkmam o araziye. Hoş geldin hem..

      Sil
  11. hahahaha uzun zamandir hic bu kadar guldugumu hatirlamiyorum.iyi ki arazi yoklamasi yapmisin)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mühendisim en nihayetinde. Probleme girişmeden önce verileri bi yoklarım, gidiş yolumu tasarlarım kafamda.

      Sil

söyle güzelim dinliyorum?