2.07.2011

Semih K. - Yatmadan Önce 100 XHamster Videosu

İçmiştik. Çok içmiştik. İçtiğimiz zaman çok komik oluyoruz. Ama çok komik olduğumuzu hatırlamıyoruz. Bize çok komik olduğumuzu hep Emin anlatır. Emin içmez. 7 ölümcül günahtan oburluk, şehvet, kumar, hayvan dövmek, anaya küfretmek, nimetle şakalaşmak Emin'de vardır ama Emin katiyyen içmez. Sırf bu içmeme tutumu sayesinde Emin cennete gidecek olursa ben de temyize gideceğim zaten.

En çok Semih içiyordu. Alkol dayandıramıyorduk ite. Gecenin en geç vakti, böyle nasıl diyeyim en uğursuz vakti bira bitti diye koskoca Semih K. hüzünlendi. Hüzünlenmek, ağlamak, ağlamaklı olmak vb bana gay liği çağrıştırdığı için Semih'i hüzün deryasından hemen çekip çıkardım. Git la Tekel Bayii açıktır daha dedim. Verdiğim müjdeyle birlikte hüzünden eser kalmadı ve ayakkaplarının topuklarına basa basa bira almaya gitti. Gitti ve uzun süre gelmedi. Çakılla canımız sıkıldığı için pilates topunu şişirip basketbol futbol ve bilimum toplu sporları oynamaya çalıştık. Emin ise alkol almamasına rağmen içimizde en alkollü kafası yaşayanımızdı. Televizyonun kanallarını 1den 99a gidip sonra bu işlemi tersten yapıyordu. Nasıl bi içmemişlik bu ya Rab? İçse ne olacak bu adam? Neden sonra sokaktan bir bağrış bir feryat duyduk. Sela sesi yok, ölmemiş yaralanmıştır dedim. Çakıl ev sahibi olduğundan 'Muhitimde neler oluyor?' düşüncesiyle cama depar attı. O daha cama ulaşmadan telefonum çaldı, arayan Semih'ti. 'Ben evi bulamıyorum da(dahi anlamındaki da değil laz da'sı) ! Bak, şimdi bağırcam. Sesime göre evi tarif edin da!' dedi. Sokak "Lahaayt! Laaaaahyt!" diye inliyordu. Semih'i sadece aptal çocukların ve yatakta fantazi arayanların oynadığı sıcak soğuk oyunuyla eve getirmeyi başardık.

Semih sinirlenmişti. Eve girer girmez yıllardır Çakıl'ın evinde kalan çok çok eski çıktığım Fatma'yı evire çevire komalık edercesine dövdü. Sinirini ex-yarimden çıkarıyordu adeta bu Sarhoş Semih. Bir ara sarhoşluğunun da verdiği özgüven patlamasıyla 'Ben bu Fatma'nın ağzına vericem!' diye tutturdu. Emin'in dediğine göre 'Ver şu Fatma'nın ağzına la' diye Semih'e akıl veren benmişim. Hatırlamıyorum. Emin Demirbeyi karalama kampanyası yürütüyor gibime geliyor. Hatırladığım tek şey kafasında yılbaşı kukuletası, boynunda yılbaşı süsü ile Semih'in Fatma'nın ağzına vermeye çalışışıydı. Başka da birşey hatırlamıyorum. Sabah uyandığımda gördüm ki Semih o gece Fatma'yı çok kırmış. Öyle böyle kırmamış, çok kırmış.


Yine klasik içki sohbetimiz olan 'Emin nolur la bi kere içsen' i adeta bir totem gibi, bir uğur gibi yineledik. 'Dene, sevmezsen içme' mi demedik, 'Hiç mi hatrımız yok, hatrımız için iç be babuş' mu demedik. Neler neler...Emin, sanki hepimiz 'Eminciğim, güzel kardeşim, zaten alkollüyüz. Şimdi hepimiz sana birer tur kayıcaz. Beğenirsek bir daha döndürebiliriz, duruma bağlı hemen sevinme' diyormuşuz gibi algılıyordu bu bir yudum isteğimizi. Neticede içiremedik ibneye.

Çakıl yavaş gidiyordu, ben Çakıldan da yavaştım. Emin yerinde sayıyor hiç gitmiyordu. Semih'in hızını ise şöyle tarif edeyim: O içtiği şişeye eşdeğer bi şişeyi ben lavaboya dökmeye başlasam, ben işimi bitiremeden Semih boş şişeyi götüme sokardı. Ortamda ise sürekli bölümden kime kayarsın, bölümden kime kaydın, hangi hoca için hangi not karşılığında yatarsın vs gibi benim gibi bir edebiyat neferinin sadece insanları gözlemlemek için orada durmaya dayanabileceği bir muhabbet dönüyordu. Ama ne yalan söyleyeyim insan, bu sohbetler sayesinde karşısındakini daha iyi tanıma fırsatı buluyor. Bir ara Çakıl bu muhabbetten sıkılıp 'Abicim hep am göt meme diyoruz, neden başka şeyler konuşmuyoruz. Türkiye'nin aydınlık yüzleri olacağız sözde' dedi. Nasıl da hak verdik. Daha önceleri salsa kursuna gitmiş, piyano dersleri almış olan Emin de kıpır kıpır olmuştu konunun sanata döneceğini duyunca. 'Kitap konuşalım la hadi' diyerek önerisinin devamını getirdi Çakıl. Koskoca Aydınlı adam da 5 yılda la lu diye inliyordu, o ayrı mesele.

Herneyse, ben 'Madem Çakıl bu öneriyi ortaya attı, herhalde bizimle bir kitap paylaşacak' diye düşünüyordum, hatta Çakıl da ağzını açmış cümleye girecek tonu arıyordu. Ama Semih fırsat vermedi. 'Ben Melisa P. okudum la' dedi. Çakıl da ben de okumamıştık o kitabı ve Semih'ten yüzeysel müzeysel, kısaca özet geçe geçe anlatmasını rica ettik. 'La karı şunla sikiştim, bu beni pis sikti, bu tam sikmedi gibime geldi, şu adam sikti tatilde belimi de ağrıttı hem' diye anlatıyor sikiş hikayelerini işte dedi. "Xhamster ın yazılı hali sizin anlayacağınız..." diye de ekledi. Sıra Çakıl'daydı. Çakıl yine cümlesine başlamak için ağzını açtığı anda gözü bizi görmeyen Semih 'Sikmişim kitabı, müzik konuşcaz' dedi. Bir Okan Bayülgen olmuştu adeta Semih, nasıl da sohbete yön veriyor, nasıl da konukları doyasıya konuşturmuyordu. Google chrome un adres çubuğuna yekten "deniz seki hüsnü ikili delilik" yazdı. Adres çubuğuna google.com muamelesi yapmasıyla şaşırttı bizi. Sonrasında ise o ince , o narin, o grammy e aday sesiyle eşlik etti şarkıcı çifte, kulaklarımızın pasını silip attı. 'Demirbey!' diye haykırdı şarkının ortasında. 'Senin için!' diye parmağıyla işaret etti. Sanırım nakarat kısmını bana hediye ediyordu. Ama işaret etmek için adını bağırdığıyla işaret ettiği birbirini tutmuyordu. Ya eli yanlışlıkla Emin'i gösteriyordu ya ağzı yanlışlıkla Demirbey diyordu.

(Canım senin de gözleri fişledik. Bence artık sen de herkes gibisin )

Gecenin sonunda yılan dinini, yılanizm felsefesini benimsemiş, YILAN soyadını almış ve yılanca konuşan Semih'e güzel sesinin ödülü olarak albüm hazırlamaya başladık. 'Yılanlar içinden bir seni seçtim', 'Yılan olmuş gidiyorsun, bana veda mı ediyorsun?', 'Tısslaya tısslaya gelin yılanlar' gibi nadide hitlerin yılan coverlarını içeren bir albüm için en azından şarkı sözlerini hazırladık. Albüm kapağı da Okyay Chanel'in ellerinden öperdi.

YILANLIĞINDAN SEN SUÇLUSUN

Çatal dilinden tırstım
Yanına varamadım
Yılan gibi kıvrıldın
Yetişip tutamadım, tutamadım oy diloy loy

Bana sarhoş diyorlar
Senin yüzünden zalim yılan
Ama bence biraz abartıyorlar
Polifonik melodi misali tıslayan

Bir giydiğin deriyi
Bir daha giymiyorsun
Mezara mı götürcen?
Neden yekten vermiyorsun

Senin gibi yılanı görmedim göremem ki
Beni mutlu kılanı kıyıp da sikemem ki

9 yorum:

  1. hehehe iyi olmuş :))

    YanıtlaSil
  2. başarılı 10 numeroo

    YanıtlaSil
  3. başarılı 10 numeroo

    YanıtlaSil
  4. demirBEY sizde daha ne maceralar var merak etmeye başladım doğrusu

    YanıtlaSil
  5. pii ortalık adsızdan geçilmiyor. üçünüze tek bi adam muamelesi yapsam ayıp olmaz mı size. neden en azından bi nick le yazmıyorsunuz yazacaklarınızı. neyse buna da şükür, bu devirde yorumlar baya baya azaldı malum :/

    YanıtlaSil
  6. doğru haklısın ama şimdi anlarsan kim olduğumu anlam veremeyip şaşırabilirsin :) tesadüfler eseri buldum bu yazıları.nyse o zaman ben adsız yorumlarımdan sonra en azından şunu yazabilirim..(amelie) severmisin izledn mi? :)

    YanıtlaSil
  7. Anlamadım zati :/ amelie ile ilgili görüşüm de açık net :izlersem memelerim çıkar diye düşünüp bu tarz filmlerden ölümüne tiksiniyorum

    YanıtlaSil
  8. sen tiksindiğin için özellkle bu ismi seciyorum o zaman bende.. yolculuktan da nefret ediyorum suan kusmamak için kendimi zor tuttuğum çiğ yumurta kokusundan da.! onu seviyorum ama işte sen memelerim çıkar diye düşünürken; ''Bayım, siz bir sebze bile olamazsınız. Çünkü enginarın bile bir kalbi vardır..''

    YanıtlaSil
  9. vaay! 24 yaşındayım babam bana böyle laf sokmadı, neyse canın sağolsun. kimsin önemli değil de nick le yazarsan daha hoş olur, mesela kardelen var bi tane, hep kardelen.. amelie iyi tamamdır.

    YanıtlaSil

söyle güzelim dinliyorum?